"Tatlı Hayat" yayında !
Spotify'dan Dinleyin
İTunes'dan Satın alın
En tatlı hislerle kolayca uykuya dalarken,
En tatlı sözlerle kolayca zihin bahçene, güven, sevgi, neşe, keyif, güç, huzur tohumları ek.
Bir zaman gelecek tohumlar yeşerecek göğe uzayacak,
kökler gelişecek toprağı sapasağlam saracak.
Sen dinle ve keyfine bak.
Kristalin ninniler, bebeğin uyuması amacının da ötesinde bir niyet taşımaktadır. Bu ninniler olumlu düşünce ve duygulardan oluşan bir zihin programı oluşturmak, olumlu his aktarmak ve onları pekiştirmek için tasarlandı. Müzik, en iyi his açığa çıkartan ve aktaran araçlardan biridir. Müzik ve söz birleşimi esrarengiz bir güç oluşturur. Müzik bilinçaltı kapılarından doğrudan geçiverir ve armonik yapısında ve sözlerinde hangi mesajı taşıyorsa onları zihne tohum gibi ekebilir. Bu ninniler bebeklerin zihin programı (mindset) oluşurken, onların zihnine en temel olumlu düşünce ve hislerin ekilmesine ve o duyguların pekişmesine destek olmak içindir.
Kristalin ninniler sadece bebeklerin değil, kendi zihnini yeniden programlamak isteyen her yaştan insan içindir. Yaşı kaç olsa olursa her insan bir zamanlar bebekti ve çocuktu. Hala o bebek, o çocuk o insanın içindedir, aslında hep onunladır. Özellikle bebek ve çocukken yani zihninin kaydetmeye en açık olduğu zamanlarda zihni çeşitli düşüncelerle, etkilerle, inançlarla programlandı ve şekillendi. Bu ninniler insanın o en saf ve açık haline erişip aynı sistemle zihnini yeniden programlıyor. Yeni olumlu düşünce ve inançların ekilmesiyle, eski kısıtlı inançlar temizlenir ve etkisiz hale gelir. Bir insanın içindeki bebeğe ve çocuğa ulaşmak, onun en açık, en dirençsiz yani kabul edici haline ulaşmaktır ve oraya sadece saf sevgi, huzur ve güven hisleriyle ulaşılabilir. Bu ninniler, özellikle seçilmiş olumlu sözler ve onlarla gelen hislerin oluşturduğu meditatif bir halin kendine has titreşiminin ses frekansları ile iletilmesiyle oluşmuştur.
Mutlu, huzurlu, dengeli, sağlıklı bir hayatın temeli olan olumlu düşünce ve duyguların yani sevgi, güven, tamlık, bütünlük, huzur, eminlik, yaratıcılık, neşe, mutluluk, keyif, şükran, sevinç, kaynak bilinci, bilme ve olma hali gibi daha birçok olumlu hal, düşünce ve hislerden oluşan çok boyutlu, sınırsız bir zihin yapısı oluşmasına en temelden başlayarak yardımcı olabilmek niyetinde bir hizmettir bu çalışma.
Bu sebeple, bu ninnileri sadece uyku için değil, uyanıkken, gün içinde ve meditasyonlarda dinlenmesini ve dinletilmesini öneririz.
Bu arada bebeğin oluşacak düşünce, duygu altyapısını, anne- babanın o tür düşünce ve duygularla desteklemesi büyük önem taşıyor. Bundan dolayı bunlar sadece bebek ninnisi değil, anne ve baba ninnisidir çünkü bebekler ve çocuklar en çok anne babalarının düşünce ve duygularından etkilenirler ve onları kaydederler. Bebek için anne- babanın yani en sevilenler ve sevenlerin düşünce ve duyguları “direkt olarak onaylanmış” düşünce ve duygular konumundadır. Bu yüzden anne- babalar ninnilerdeki duyguları hissederek dinleyip, eşlik ettiklerinde bir yandan çocuklarıyla ilgilenirken, bir yandan da kendi zihin programlarını da beraberinde değiştirmiş olurlar.
Anne, baba olmak aslında insanın kendisine, yeni bir zihin yapısı, hayat görüşü ve bakış açısı oluşturması ve böylece bu hayatta yeniden doğabilmesi için harika bir fırsattır. Annelik ve babalık çocuğunun zihni şekillenirken, onunla birlikte, kendi zihnini de işlemek ve sınırsız yüksek düşünce altyapısını oluşturarak yeni açık, muhteşem bir hayata başlama fırsatıdır.
Buradaki püf noktası (yetişkinler için):
Dinlerken müziğe tamamen açık olmak, kabul ve teslimiyet halinde kalabilmek ve ninnilerdeki hislerin içine girip o hisleri hissederek yaşamak çok önemlidir çünkü buradaki püf noktası hislerdir yani hissin içine girmek ve o an o hissin kendisi olmaktır. İşte o zaman his denen mucizenin etkisinin hayatın akışı içinde kendini gösterdiğini apaçık göreceksiniz, tabi bir de düzen ve istikrar yardımıyla.
Spotify'dan Dinleyin
İTunes'dan Satın alın
Bizi takip edin
Kristalin Ninnilerin Oluşum Öyküsü
Aslında ninniler çocukluğumdan beri bir şekilde hayatımda hep vardı ama bu ninni albümünü çıkarmaya karar verene kadar bunları unutmuştum. Çocukluğumda mahalledeki güvercinler de dahil, kedi ve köpekleri ninnilerle uyutabilirdim. Karşılarına geçer, onlara ninni söyler ve hayranlıkla onların uykuya dalmalarını izlerdim. Fakat tüm bu özel şeyleri ergenlikte yaşadığım sorunlardan dolayı çocukluğumda bıraktığım için artık onları düşünmez ve hatırlamaz olmuştum. Ama ninniler peşimi bırakmayacakmış ki unutmama rağmen daha sonra hayat beni bu sefer başka bir şekilde ninnilere yeniden götürdü. 20li yaşlarımın başlarında, hayatı yoğun bir şekilde sorguladığım, anlam aradığım, kendi kendime kalıp derin derin düşündüğüm bir dönemde, kendime sorduğum bir soruyla başladı ninni maceram yeniden. Ben kendimin çocuğu olsaydım kendime neler söylerdim, nasıl davranırdım? Soru buydu. Sonra kendimi kendi karnımda bir bebekmiş gibi hayal etmeye başladım. İçerideki bendim, ona dışarıdanmış gibi konuşan da bendim. Sonra gerçekten de öyle olduğunu fark ettim, ben kendimi kendimden yeniden doğuracaktım. Önce karnımı tuttum, kendimi hissettim. O zamanlar alt karın bölgesinin önemini, ikinci çakrayı, alt dantieni falan da bilmiyordum. Evet yaratıcılık bölgesi olan ikinci çakradan, karın bölgemde kendime merkezlenerek kendimi yeniden yaratacakmışım meğerse. Ellerim karnımda, kendimle konuşmaya başladım. O zamanlar çok ihtiyacım olan sevgi, anlayış, şefkat dolu cümleleri kendime söylerken kimileri melodileşmeye başlıyordu ve kendime söylediğim ninniler haline geliyordu. Onların bir şarkı, ninni haline geldiğinde, toplu bir halde olduğu için hatırlanması ve uygulanmasının kolay olduğunu ve en önemlisi hislerinin daha yoğun olduğunu fark ettim. Sanki kendime yaptığım sihirli iksirler, tılsımlar oluşuyordu. Kendi zihnime ekmek istediğim düşünce kalıplarını, bakış açılarını, inançları mesela değerli olduğum bilgisini, hayatta her şeyin tam ve kolay olduğu inancını, güvende olduğum hissini yeni oluşmakta olan bebek halimin bedenine, zihnine ekiyordum. Bu hep bizde olan ve olacak olan bebek halimizin hep ulaşılabilecek kadar yakın olduğunu fark ettim. Bu halimize ulaştığımızda yeni düşünce ve inançları daha derinlerden işleyebileceğimizi anladım çünkü onun en açık, en alıcı, en kabullenici, en saf, en masum halimiz olduğunu fark ettim. O halimize tamamen ön yargısız olabileceğimizi ve böylece kendimize direkt olarak ulaşabileceğimizi anladım. Masum bir bebeğe önyargılı, kızgın ve küskün olamayız, oluyorsak da bunun doğal olmayan bir şey olduğunu doğrudan fark edebiliriz ve niye böyle bir şey yapıyorum ki diye sorabiliriz. O zaman olayın bebekle ilgili olmadığını, bunun bir bakış açısı, his ve düşünce olduğunu fark edebiliriz. İşte aslında biz hep o bebeğiz ve düşünceler, hisler ve bakış açıları değiştirilebilir şeylerdir.
İnsan içten sevgi, anlayış ve şefkatin karşısında en saf haline dönüyor, tıpkı bir bebek, çocuk oluyor ve o bebeğe, çocuğa en güzel sözleri, en yüksek düşünce ve en saf duyguları layık görüyor. Hayatın kolay, yaşamanın mutluluk verici ve dünyanın ona cennet olmasını istiyor. Bana rehberlik eden bazı ruhsal ve bilimsel kitap ve makalelerde, bilinçaltımızı, zihnimizi, bedenimizi yeniden programlamanın mümkün olduğunu okuduğumda sezgisel olarak kendime yaptığım bu seansların önemini ve anlamını dışarıdan da teyit edebiliyordum. Her gün akşam, sabah, gün arası kendime duymak istediklerimi, bilmek istediklerimi, inanmak istediklerimi, artık gerçeğim, gerçekliğim olmasını istediklerimi söylüyordum, dünyamda görmeyi, deneyimlemeyi arzu ettiklerimi düşlüyor ve hissediyordum.
Bunu yaparken başka bir boyuta geçtiğim için çok ilham gelir ve böylece şarkılar ve ninniler çoğunlukla bütün olarak melodileriyle zihnime akar, bu hep olmakta ve onları hemen yazarım veya kaydederim. Bazen gün içinde yaptığım meditasyonlarda zihin- bedenimi rahatlatmak için gözümde canlandırdığım hayaller bir anda bir ninniye veya şarkıya dönüşür. Mesela Küçük Tatlı Bulut şarkısı buna bir örnek çünkü ben bazen bedenimi rahatlatmak, gevşetmek, zihnimi dinginleştirmek istediğimde gökyüzünde beyaz, hafif, küçük bir bulut olduğumu, hava içimden geçecek kadar gevşek, ışık içimden geçecek kadar şeffaf, rüzgârın kolaylıkla hareket ettirebileceği kadar hafif olduğumu düşlerim ve bu beni öyle rahatlatır ki içim huzur, keyif ve sevinçle dolar. Yine böyle bir meditasyon yaptığım sırada bu şarkı birden o sırada yaşadıklarımı ve tüm hislerimi yansıtacak sözlerle geldi ve hemen yazdım. Bundan dolayı mesela bu şarkı, ninni veya çocuk şarkısı olarak çocukların zihinlerinde bir şekilde yer ederse ve zihinleri bazı sözcükler, hayaller aracılığı ile o hafiflik, rahatlık, keyif ve huzur haline girmeye alışırsa, büyüdüklerinde de kendi iradeleriyle zihin-bedenlerini rahatlatabilir, gevşeyebilir, dinginleşebilirler çünkü ben bu sözleri, hayalleri kullanarak zihin-bedeni gevşetiyorum ve hafifleyip keyifleniyorum.
İşte bu yüzden meditasyonlarda, kendiliğinden, kolaylıkla gelen, dinginlik halinden çıkan şarkı ve ninnilerin muhteşem etkilerini kendim yaşadığım için, içimde onları paylaşma isteği de doğmuş oldu. Benim gibi kendini kendinden doğurup büyütecek birçok insan ve yeni doğan ve doğacak yeni dünya çocuklarına sevgi dolu bir katkı bu proje. Yeni dünyanın çocukları ve yetişkinlerinin zihinlerinde artık ıstırap, yoksunluk, umutsuzluk, keder, acı, imkânsızlık, değersizlik, yetersizlik, şüphe ve korku dolu inançlar, düşünce tohumları bulunmayacak ve ben hepimizi oraya götüren bu yolda, zihinlerin eski ağır düşüncelerden arınması ve yeni açık, sınırsız, yüksek düşünce kalıplarının, inançların ekilmesi için yönlendirildiğim hizmeti sunuyorum.